TUVALET EĞİTİMİ

Çocuklar için tuvalet eğitimi ilk başlarda çok anlaşılmaz olabilir. Çocuk bu kadar zamandır yer, zaman, kişi ayırt etmeksizin bezine yaparken bir anda ailenin isteği şu yöne kayıyor: “çiş ya da kaka geldiğini anla, tut, tuvalete git, orada altında su üzerinde büyük delik olan ve oldukça gürültülü bir şeye otur ve oraya yap.” Böyle düşündüğünüzde size bile tuhaf geliyor öyle değil mi? Bu nedenle tuvalet eğitimi verilmeden önce çocuğa tuvaleti geldiğinde tuvalete giderek yapmanın bir ihtiyaç olduğunu belirtecek sinyaller vermeliyiz. Tuvalet eğitimi vermenin birçok yolu var aslına bakarsanız. Kültürden kültüre de oldukça farklılık göstermektedir. Ben bu yazımda sizlere şimdiye kadarki deneyimlerime dayanarak en kısa ve en faydalı yöntemi anlatmaya çalışacağım.

YAPILMAMASI gerekenler;

  • Çocuk tuvalet ihtiyacını size söylediğinde çocuğunuzu aceleyle tuvalete götürmeyin. Çünkü çocuk bir süre sonra “acele” ve “tuvalete gitmeyi” birleştirecek ve tuvalete gelme ihtiyacı hissettiğinde endişesi de artacaktır.
  • Çocuğunuz salonun ortasında ya da misafirlikte altına kaçırsa bile onu utandıracak davranışlardan kaçının.
  • O dönemde çocuğunuz ve sizin aranızda davranışsal problemler var ve bunları yapılandırmaya çalışıyor iseniz tuvalet eğitimine başlamayın
  • Çocuğunuzu gece tuvalete gitmesi için siz uyandırmayın. Çünkü çocuk bu şekilde tuvaleti geldiğinde kendini uyandırmayı öğrenemez.
  • Kardeş doğumu, anaokuluna başlama, yeni bir eve taşınma, boşanma gibi stresli olabilecek dönemlerde tuvalet eğitimine başlamayın.
  • Tuvalet eğitiminin uzun bir süreç olabileceğinizi aklınızdan çıkarmayın ve sabırsız davranışlardan kaçının. Siz ne kadar sabırsız davranırsanız çocuğunuz tuvalet eğitimine o kadar geç adapte olur.
  • Başka çocuklarla kıyaslamayın. Bu çocuğun sadece tuvalet eğitimini değil bütün gelişimsel sürecini etkileyen bir faktördür.
  • Kontrol çocuğun elinde olmalıdır ki kendi dürtülerini kontrol edebilmeyi öğrensin. Çişi ya da kakası geldiğinde tuvalete gitme kararını kendi vermelidir bu isteğine saygı duymalısınız. Eğer kazara kaçırır ve ya başka bir yere yaparsa kızıp bağırmayın! Eğer kızarsanız, bu durum ilerde kişilik problemlerine neden olabilmektedir.
  • Tuvalet eğitiminde fazla sıkı ya da fazla rahat olunmamalıdır. Bazı aileler çocuk hazır olmamasına rağmen çok ısrarcı davranıyor, bazı aileler ise çocuk bir kere tuvalete gitmek istemezse tuvalet eğitiminden vaz geçiyor. Ne yapacağınızı bilmediğiniz durumlarda anahtar cümle “ Orta yolu Bul!”.
  • Tuvalet eğitimi sırasında mümkün olduğunca bez bağlanılmamalıdır. (Gece de buna dahil). Çocuğunuza güvendiğinizi mutlaka belli edin.

Peki ne yapmalı?

Öncelikle en işe yaradığına inandığım sistemi sizlere anlatarak başlamak istiyorum. Yapılan son araştırmalarda çocuğa bir davranış kazandırmaktaki en etkili yöntem rol model gösterme yöntemidir. Tuvalet eğitimi davranışını kazandırmaktaki en etkili yöntemde buradan geçmektedir. Tuvalet eğitimi sırasında çocuğun kendini rahat hissettiği bir ortamda, altını ıslatan bir bebeğin nasıl lazımlık ya da tuvalet kullanarak tuvalete gittiği gösterilir. Daha sonra tuvalet alışkanlığı kazanması istenilen çocuğa tuvalet ihtiyacı gelen bebeği tuvalete götürmesi istenir. Sonrasında da kendi tuvalet ihtiyacı geldiğinde tuvalete nasıl gideceği gösterilir ki buna gerek bile kalmayabilir çünkü çocuk bebeğinin tuvaletini yaptırırken bunu öğrenecektir. Burada benim önerim lazımlık kullanımı yerine tuvaletlere monte edilen çocuklar için daha küçük delikli başlıkların kullanılması olacaktır. Böylelikle çocuk hem büyük deliğe düşme tehlikesi yaşamayacak hem de evdeki diğer yetişkinler gibi tuvalete gidecektir. Lazımlık portatif ve taşınabilir olduğu için çocuklar tuvalet alışkanlığını salonda ya da farklı yerlerde geliştirebilir. Ancak tuvaletini yapma güdüsüne hakim olarak tuvalete gitme alışkanlığını yavaşlatabilmektedir.

Çocuk her doğru davranışta övgü alkış teşekkür ya da sarılma gibi duygusal ödüllerle ödüllendirilmelidir. Hata yaptığında ise kızmanın yanlış bir davranış olduğunu söylemiştik fakat yanlış davranışını görmezden gelmek veya normalleştirmek de bir başka hatadır. Bu durumlarda yapmamız gereken uygun bir dille çocuğun yaptığı hatayı ve bu hatanın doğurduğu sonuçları ona söylemek olacaktır. Yaptığı bu hata sonucunda üzüldüğünüzü de burada vurgulayabilirsiniz. Genel ilkemiz bu şekilde ilerlemektedir. Bu şekilde çok büyük oranda hatta gelişim geriliği mevcut olan çocuklarda bile tuvalet eğitimini başarılı bir şekilde çocuklara kazandırabiliyoruz. Bunların dışında yapılması ve dikkat edilmesi gerekenler şu şekildedir.

Bunların dışında yapılması ve dikkat edilmesi gerekenler şu şekildedir

  • Çocuklar genellikle 18-24 ay ya da 20-30 ay aralığında tuvalet eğitimine başlamaya hazır olduğunun sinyallerini verirler. Burada çocuğun tuvalete olan ilgisinin başlaması, tuvaleti kullanmaya fiziksel olarak yeterli olması yani pantolonunu tek başına indirebilme, yönergelere uyabilme, yürüyebilme ve kendini ifade edebilme gibi basit alışkanlıkların mevcut olması büyük önem teşkil etmektedir. Eğer bunları sağlamıyorsa bekleyin.
  • Çocuğunuzun bezsiz dolaşmasına izin verin.
  • Çocuğunuzu verdiği çabalar için güzel ama abartılı olmayacak şekilde duygusal olarak ödüllendirin. Yani övgü sözcükleri ya da sarılma gibi ödüller verin. Çikolata çıkartma ya da fiziksel herhangi bir ödülü tavsiye etmiyorum.
  • Çocuk yapmaması gereken bir şey yaptığında mesela yere çişini yaptığında “yere çişini yapmandan hiç hoşlanmıyorum” şeklinde uyarılmalıdır.
  • Bu süreçte çocuğunuzla konuşun. Onun bütün sorularını hiç sıkılmadan bıkmadan cevaplamaya çalışın. Ve konuşmalarınızda ona çok güvendiğinizi ve inandığınızı mutlaka söyleyin. “Belki bir dahaki sefere tuvalete gidersin ben gitmeni çok istiyorum. Belki büyük kızlar/erkekler ya da annen/baban gibi sen de tuvalete gidebilirsin” gibi bir yaklaşım çok daha doğru olacaktır.
  • Model alma konusunda fırsatlar yaratın. Ben yukarıda bebek üzerinden model almaktan bahsettim fakat tuvalet eğitimi ile ilgili videolar çizgi filmler masallar hikayeler de oldukça etkili olacaktır. Bu modeller çocuğunuzu motive eder ve öğrenmesini kolaylaştırır.

Yazar Hakkında

Psk.İrem GÜNGÖR

Ankara doğumlu İrem Güngör, Bilkent Üniversitesi psikoloji bölümü mezunu. Halen Ege Üniversitesi “Madde Bağımlılığı” hakkında yüksek lisans yaparken, İzmir psikoloji merkezinde danışanlarına profesyonel destek vermektedir. Aile danışmanlığı, cinsel terapi, Wisc-4, oyun ve şema terapi konularında aldığı uzmanlık sertifikalarının yanı sıra çocuk ve ergen psikolojisi, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, kaygı bozukluğu ve iletişim problemleri ile ilgili çalışmalarına ve eğitimlerine devam etmekte, danışanlarına bu konularda da destek vermektedir.